Stresin fiziksel ve psikolojik pek çok olumsuz etkisinin olduğu artık bilinen bir gerçek. Geniş tanımıyla stres, içsel ve/veya çevresel taleplerin kişinin elinde var olan kaynak ve becerileriyle karşılanamaması ya da karşılanmakta zorlanması durumunda ortaya çıkan rahatsız edici durumdur. Araştırmalar, uzun süre maruz kalınan stresin psikolojik ve fiziksel sağlığı ciddi oranda etkilerken, erken ölümlere de neden olduğunu göstermektedir.
Peki, stresin insan sağlığı üzerindeki olumsuz etkisinin tek nedeni stresin kendisi midir? Wisconsin Üniversitesi’nden bir grup araştırmacı, algılanan stres durumun ve bu durumun kişinin sağlığını etkileyeceğine inanmasının da stresin olumuz etkileriyle ilişkili olabileceği hatta stresin etkilerini arttırabileceği hipotezinden yola çıkarak bir araştırma yaptılar. Amerika Birleşik Devletleri’nde Ulusal Sağlık Röportajları Anketi’ne cevap veren 186 milyona yakın katılımcı üzerinde yapılan bu araştırmada, algılanan stres miktarı ve stresin sağlığa etki edeceği inancının katılımcıların fiziksel ve psikolojik sağlık problemleri ile ayrı ayrı ilişkili olduğu ortaya koyulmuştur. Araştırmanın dikkat çeken bir diğer sonucuna göre ise yüksek oranda stres yaşadıklarını ve aynı zamanda bu stresin sağlıklarını olumsuz yönde etkilediğine inandıklarını ifade eden kişiler sadece yüksek oranda stres yaşayan ya da sadece stresin sağlıklarını etkileyeceğin inananlara göre erken ölüm riskiyle daha fazla karşı karşıya kalmaktadır.
Çalışmada bu durumun olası sebepleri ile ilgili açıklamalara da yer verilmiştir. Hayat olayları ile ilgili karamsar beklentilerin ve algıların, zayıf fiziksel ve zihinsel sağlık durumu ile ilişkili olduğunu gösteren çeşitli araştırmalara atıfta bulunulan çalışmada “kendini gerçekleştiren kehanet teorisi”nin bu duruma açıklama getirebileceği ifade edilmiştir. Stresin sağlığı kötü etkileyeceği inancına sahip olan kişilerin, sağlık durumlarının ilerleyen zamanlarda kötüye gitmesinin bir hayli yüksek bir olasılıktır. Araştırmanın sonuçları ile ilgili bir diğer yorum ise kişinin “kontrol odağı”nı (locus control) nerede gördüğü konusu üzerinden yapılmıştır. Dışsal kontrol odağına sahip olan insanlar sağlıkları üzerinde kendilerinin kontrol sahibi olmadıklarına daha çok inanırlar. Bu kişilerin sağlık durumları genellikle içsel kontrol odağına sahip olanlardan, yani sağlık durumlarının kendi kontrollerinde olduğuna inananlardan, daha kötüdür. Bu araştırmada stresin dışsal bir faktör olduğunu düşünen ve bu konuda kontrol sahibi olamayacağına inanan insanların stres durumlarıyla başa çıkmalarının mümkün olamayacağı ve bu nedenle de sağlık durumlarının daha zayıf olabileceği ifade edilmiştir. Özetle, stresin insan sağlığı üzerindeki etkilerinin farkında olmak ile “devamlı stres altındayım bu nedenle sağlığım bozulacak” inancı arasında önemli bir fark vardır. Stres ile başa çıkma ve sağlığımız üzerinde yaratacağı etkileri en aza indirme sürecinde kontrolün kendi elimizde olduğunun farkında olmalıyız. Aksi halde yaşadığımız stresin kendisi ve bu stres ile ilgili algımızın sonuçları sağlığımız için daha yıkıcı olabilir.
Daha detalı bilgi için: Keller, A., Litzelman, K., Wisk, L. E., Maddox, T., Cheng, E. R., Creswell, P. D., & Witt, W. P (2011). Does the Perception That Stress Affects Health Matter? The Association With Health and Mortality. Health Psychology. Advance online publication. doi:10.1037/a0026743
WhatsApp Randevu