Yapılan araştırmalara göre aşk, beyin kimyasında obsesif kompülsif bozukluğun yarattığı etkinin aynını yaratmaktadır!
Deneyimlememiş olsak bile aşkın takıntılı halini her birimiz duymuşuzdur. Âşık olduğumuzda beynimizin bazı bölgeleri normalin üstünde aktivite gösterir; hormonlarda ve beynimizdeki nörokimyasallarda da çeşitli değişiklikler meydana gelir. University College London araştırmacıları tarafından yapılan bir çalışmada, âşık olan insanların beyninde mutluluk hormonu olarak da bildiğimiz serotoninin azaldığı ortaya çıkmış. Serotonin salgısındaki değişikliklerin aşk ve sevgi ilişkilerinde farklı ölçü ve evrelerde görülebilecek takıntılı ve dürtüsel davranışlara katkıda bulunabileceği öne sürülmüş. Düşük serotonin hormonu seviyeleri, obsesif kompulsif (tekrar eden takıntılı davranış) bozukluk sergileyen hastalarda ortaya konan serotonin eksikliği ile benzerlik gösterdiğinden kişi, âşık olduğu insanı aklından çıkaramayarak takıntı geliştiriyor, aşık olunan kişi hayatın merkezine koyuluyor, sürekli ondan bahsetmek isteniyor, kararlar ona göre alınıp planlar ona göre yapılıyor. Özellikle aşkın ilk zamanlarında bu tarz düşünce ve davranışlar oldukça yoğun bir şekilde yaşanabiliyor.
Aşkın kişiye yönelik bir odaklanma ve ilgi hali olduğu düşünüldüğünde dopaminin etkisi de kaçınılmaz oluyor ve dopaminin artışı da seratonin azalmasını beraberinde getiriyor. Bu sebeplerle bazı romantik ilişkiler de obsesyonel düşünmeyle ilişkilendirilebiliyor.
Her ilişkinin kendine özel dinamiği vardır ve bütün bu veriler göz önüne alındığında aşkın takıntılı halleri de kişiden kişiye, ilişkide geçirilen süreye göre değişmektedir. Kişide takılıp kalmak okb de sıkça görülen bir semptom olmakla beraber teşhis için yeterli değildir ve bu semptomları gösteren kişiler OKB’ lidir demek de doğru değildir. Bu gibi durumlar beyindeki nörokimyasallara ve hormonlara bağlı olabilmektedir. Böyle zamanlarda tüm bu duyguları kucaklayıp ilişkiyi bir bütün olarak değerlendirmek, kendimize ve partnerimize hak ettiği değeri vermek, biricikliğimizin farkında olmak ve ilişkinin geleceğine güvenmek daha yararlı bir yaklaşım olacaktır.
HİLAL YANPINAR
WhatsApp Randevu